Ana Sayfa
Ser Tabbah Veyis Durdu
Sunuş Yazısı
Kariyer Profili
Kanıtlanmış Uzmanlık Alanları
Hakkımızda
Gastronomi Danışmanlığı
Servislerimiz
Restoran Ve Mutfak Koçluğu
Düzgün İş Performası İçin Eğitmenlik
Ekip Oluşturma Ve Geliştirme
Unesco Gastronomi Şehirleri
Marka Restoran Olabilmek
Müşterilere Nasıl Güven Aşılayabilir?
Gıda Atıklarını Azaltın
Neden Bir Restoran Koçuna İhtiyacınız Var?
Porsiyon ve Yiyecek Maliyetleri
Daha Fazla Satış İçin Nasıl Bir Menü Olmalı?
Gıda Güvenliği Sisteminin Önemi
Restoran Menü Mühendisliği
Restoran Konsept Tasarımı
Menü Mühendisliği Nedir?
Gıda Menüsü Nasıl Yaratılır?
Restoran Menüleri Nasıl Hazırlanır
Örnek Menü Çalışmalarım
Banquet Menüleri
Osmanlı Saray Mutfağı Menü
Restoran Menüleri
Örnek Açık Büfe Menü
Set Menü Örnekleri
Special Alacarte Menü
Düğün Yemekleri Menüsü
Marka Yönetimi
Marka Yönetimi Nedir?
Hizmet Alanlarım
Servislerimiz
Mutfak Tarihi Ve Kültürü
Hititler Ve Ekmek
Osmanlıda Kiler Kültürü
Matsutake Mushroom
Sous Vide Pişirme Tekniği
Osmanlıda Esnaf
Muhabbet Geleneğini İhya Hasreti
Tabib Matarası & Şehadet Şerbeti
Resim Galeri
Makalelerim
İletişim
Ser Tabbah Veyis DURDU
Kadim Anadolu Mutfak Tarih ve Kültürü Araştırmacısı, Anadolu Mutfak Sanatları Eğitmeni, UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı Gastronomi Proje Danışmanı. Coord. Exc. Chef
Geleneği Olmayan Hiç Bir Şeyi; Evrensel Boyuta Taşıyamazsınız...
Yayın Tarihi : 9/17/2019 12:00:00 AM
Ser Tabbah Veyis Durdu
Kadim Anadolu Mutfak Tarihi Ve Kültürü Arastirmacisi Sef
Unesco Yaratici Sehirler Agi Gastronomi Proje Danismani
Binlerce Yillik Gelenekler Ve Mutfak Kültürünün Birikimi Ile Adana’da Törenlere, Adaklara, Özel Günlere Ait Inançlar, Pratikler Ve Bunlara Bagli Mutfak Kültürü
Anadolu cografyasi; birçok uygarligin, din, inanç sistemlerinin bulustugu kültürlerin ortak kaynagi olmustur. Türkler Anadolu’ya gelince getirdikleri Orta Asya Türk kültürünün yani sira Islamiyet ve Anadolu kültürüyle tanismistir. Türk kültürü Anadolu’da günlük hayatin uygulama ve deger yargilariyla yeni bir içerik ve nitelik kazanmistir.
Tarihin ilk topluluklarindan bu yana dogayi tam çözemeyen insanlar onun her türlü iyiligi ve kötülügü yapabilecegini düsünmüsler, onunla iyi geçinmenin yollarini aramislardir. Dilekleri yerine gelince sükretmek amaciyla adaklar adamislar, çesitli büyüsel ve törensel islemler uygulamislardir.
Türklerin törenlerini dinsel, toplumsal ve kisisel basliklarinda toplayabiliriz. Bu törenlerde yemek yeme, ziyafet verme iç içedir. Bu törenlerle birlikte bu törenlere özgü bir mutfak ve yiyecek ve içecek çesitli faktörlerin etkisiyle olusur gelisir. Bir yemek sistemine özellik kazandiran baslica ögeler yemekte kullanilan malzemeler ve yemegin yapilis biçimi kadar yapilma nedenidir.
Törenler, inançlar, inanmalar ve bunlara bagli pratikler yasamda önemli tutar. Adana’da belli günlerde yapilan törenler vardir. Bu törenler için özel yemekler hazirlanir. Bu törenleri su basliklar altinda toplayabiliriz.
Gelenegi Olmayan Hiç Bir Seyi; Evrensel Boyuta Tasiyamazsiniz1)Dogum ve Dogum Adet ve Inanmalariyla Ilgili Yemekler
2)Evlenme ve Evlenme Törenleriyle Ilgili Yemekler
3)Ölüm ve Ölüm Adet ve Törenleriyle Ilgili Yemekler
4)Dini Bayramlar ve Dini Bayram Törenleriyle Ilgili Yemekler
5)Özel Günlerle Ilgili Yemekler
7)Çesitli Törenlerle Ilgili Yemekler vb.
Geçis Dönemlerine Ait Inançlar, Pratikler ve Bunlara Bagli Mutfak Kültürü
Insan hayatinin baslica üç önemli geçis dönemi vardir. Bunlar; dogum, evlenme ve ölümdür. Her biri kendi bünyesi içerisinde bir takim alt bölüm ve basamaklara ayrilir. Bu önemli üç asamanin çevresinde bir çok inanç, adet, töre, tören, ayin, dinsel ve büyüsel özlü islem kümelenerek söz konusu geçisleri bagli bulunduklari kültürün beklentilerine ve kaliplarina uygun bir biçimde yönetmektedir.
Bunlarin hepsinin amaci da kisinin bu geçis dönemindeki yeni durumunu belirlemek, kutsamak, ayni zamanda kisiyi bu sirada yogunlastigina inanilan tehlikelerden ve zararli etkilerden korumaktir.Geçis dönemlerinde kümelenen adetler, gelenekler, törenler ve bunlarin içinde yer alan islemler ve uygulamalar o yörenin geleneksel kültürünü de yansittigi için önemlidir.
Halk kültüründe geçis dönemleriyle ilgili inanç, adet ve pratiklerin eski Türk kültürü ve inanç sistemleriyle baglantisi vardir. Islami kültür dairesine girince kültür Anadolu’da yeniden sekillenmistir. Adet ve inanmalarin hayatin her döneminde halk üzerinde büyük yaptirim gücü vardir. Toplumsal ve kültürel degisiklikler adet ve inanmalarin degismesine neden olurlar.Adetler eski kusaklarla yeni kusaklar arasinda kurulan bir baglanti zinciridir.Günümüzde ritüel kökenli bir çok inanç Islamiyet’in geregiymis gibi kabul edlipi yasatilmaktadir.
A-Dogum:
Dogum her zaman mutlu bir olay olarak kabul edilmistir. Dogum toplumda anaya babaya olan saygiyi arttirir. Inançlar ve gelenekler insanlari gebelik öncesinden baslayarak bir takim adetlere uymaya ve adetlerin gerektirdigi islemleri yerine getirmeye zorlamaktadir.
Gelenegi Olmayan Hiç Bir Seyi; Evrensel Boyuta TasiyamazsinizDogumla Ilgili Yemekler:
1.Balli Çerez: Çocuk sahibi olmak isteyen kadinlar bir kase balin içine bulabildikleri bütün findik, fistik, badem vb. çerezleri koyarak macun haline getiriler. Ayrica haslanmis deve dili dogranarak macunun içine karistirilir.
2.Yagli Balli: Yeni dogum yapmis kadinin iyi beslenmesi için, sütü bol olsun diye yapilir. Yag yakilir içine pekmez dökülür, üzerine kirmizi biber ekiliri.
3.Ciger Salatasi: Közde pisirilmis ciger ve sogandan salata yapilip lohusaya yedirilir.
4.Kaynar: Dogum yapan kadinin kirki çikincaya kadar lohusaya ve konuklara kaynar ikram edilir. Kaynar için yedi çesit tarçin, karanfil, zencefil, yeni bahar vb. kaynatilir. Üzerine dövülmüs ceviz ve tarçin serpilir.
5.Yaki: Annenin sütü gelsin diye yapilir. Yaki yag seker veya bal ile pekmez karisimi bir bulamaçtir.
6.Sekerli Bugday: Bugday kavrulur, dövülür, seker eklenerek lohusaya yedirilir.
7.Hedik: Bebegin ilk disi için kaynatilir. Hedik bugday, nohut, ve baklanin haslanmasiyla elde edilir. Hedigin ilk kez Hz. Muhammed’in ilk disi çiktiginda annesi tarafindan yapildigina inanilir.
B ) Evlenme:
Evlenme, kadinla erkegin aile kurmak için yasaca birlesmeleridir. Kizin ve erkegin sosyallesme sürecinin önemli bir parçasidir. Evlenme; tören, töre, adet, gelenek, görenek ve inanma bakimindan zengin bir tablo çizer.
1) Evlilik Öncesi
Adana’da kizlar 17-18, erkekler asker dönüsü 22-23 yasinda evlenme çagina gelmis olarak kabul edilir.Kizlar çeyizlerini hazirlarlar.Evlenme çagi gelmesine ragmen evlenmeyenler için adaklar adanir.
2) Evlenme Asamalari:
a)Kiz Bakma-Kiz Görme
Adana’da evlenme çagina gelmis ogullarina ailesi önce begendigi bir kiz olup olmadigini sorar. Eger oglan kiz begenmeyi ailesine birakirsa aile dünürcülerle çevreden kiz arar.Kiz begenilirse kizi istemek için dünürcü gönderilir.Kiz tarafi da olumluysa söz kesilir.Söz kesiminde hediyeler, nisan ve dügün konusulup söze baglanir.
Küçük Tatli:
Kiz istendikten sonra yenen tatliya küçük tatli veya Fatiha okuma adi verilir. Erkek tarafi lokum ve baklavayla kiz evine gider. Iki tarafin en yakin akrabalari bulunur.
Gelenegi Olmayan Hiç Bir Seyi; Evrensel Boyuta TasiyamazsinizBüyük Tatli:
Ailelerin belirledigi bir tarihte akraba ve dostlarin katilimiyla büyük tatli yenir.Oglan evinden gelen tatli, lokum, kahve vb. evliligin agiz tadiyla geçmesi için konuklara ikram edilir.
b)Nisan
Nisan töreni dügün törenleriyle benzerlik gösterir. Harcamalari genellikle kiz tarafi üstlenir.Nisan töreni kiz evinde veya kiz evinin belirleyecegi yerde yapilir.
Nisan Serbeti:
Kadinlar arasinda yapilan eglencedir, nisan serbeti ikram edilir. Nisanlilar bardaklardan birer yudum serbet içtikten sonra bardaklarini degistirirler, ugur olsun diye serbet bardaklarini kirarlar.
c)Dügün
Dügün davetlilerin katilimiyla yapilan bir törendir. Dügünler yardimlasmanin en çok görüldügü törenlerdir. Adana’da dügün yemekleri aile büyüklerinden olusan kadinlar tarafindan pisirilir, bunlara asganaci denir.Adana yöresinde pisen baslica yemeklerden birkaç örnek verelim.
Dügün Ekmegi:
Adana’da dügünden önce dügün ekmegi pisirilir. Dügün ekmegi pisirmek için hamur açici kadinlar çagirilir. Hamur tef çalini türkü söylenerek bir senlik havasinda yogrulur.Damat geldiginde ona yagli bazlama pisirilir, bunun karsiliginda kendisinden bahsis alinir.
Yüksük Çorbasi:
Dügün yemeklerinin basinda yüksük çorbasi gelir. Kadinlar yüksük çorbasi hazirlamak için büyük legenlerde yogrulmus hamurlardan yufkalar açarak manti yapar ve kapatirlar pistikten sonra üzerine bol salçali naneli yag dökülür istenirse çorbaya nohut katilip limon sikilir.
Eksili Köfte:
Dügün yemeklerinin en çok yapilanlarindan biri de eksili köftedir. Dögmenin incesi yogrulup özdeslestirildikten sonra küçük köfteler yapilir.Köfteler pistikten sonra üzerine yag ve salçada kizartilmis sogan dökülür, nar eksisi, kuru nane ve baharat ilave edilir.
Davul Asi:
Dügün gününde yapilan etli dögme pilavi, etli kuru fasulye, bulgur pilavi veya pirinç pilavi, patlican dolmasi, lahana ve yaprak sarmasi yemeklerine davul asi adi verilir.
Gelin Tatari:
Adana dügün geleneginde dügünün üçüncü günü olan duvak gününde kazanla gelin tatari pisirilir, bu bir çesit mantidir.
C) Ölüm
Ölüm çevresinde bir çok inanma, adet, töre, tören, ayin, kalip kümelenmektedir.Ölüm çevresinde kümelenen olaylar zengin bir görünüm sergiler.Ölümle ilgili inanç ve pratikleri su basliklarda toplayabiliriz.Bunlar ; ölüm öncesinde ölümü düsündüren belirtiler,, ölümden kaçinma islemleri, ölümün duyurulmasi, ölüm ani, ölünün gömülmeye hazirlanisi, ölüm sonrasiyla ilgili dinsel, büyüsel adetler inanmalar ve islemlerdir.
Gelenegi Olmayan Hiç Bir Seyi; Evrensel Boyuta TasiyamazsinizÖlüm Törenleriyle Ilgili Yemekler
1)Ölü Helvasi: Ölü evinde üçüncü gün ölü helvasi yapilir, bas sagligi için gelenlere ikram edilir. Helva yapilirken ve yenirken ölünün ruhuna Fatiha okunur.
2)Yedi Yemegi: Ölümün yedinci gününde verilir. Yemegi verenlerin ekonomik durumu iyi ise haslanmis et yufkaya sarilarak bas sagligina gelenlere verilir.
3)Kirk Yemegi: Ölümün kirkinci gününde verilen yemektir.Yemekli mevlit okutulur.Koyun kesilir, etinden çesitli yemekler hazirlanir.
4)Kazma Kürek – Kazma Takirtisi Yemegi: Eski Türklerden günümüze kadar gelen ölünün gömüldügü gün mezardan dönenlere ölü evinde yemek yeme pratigi ne Adana ve çevresinde de rastliyoruz. Ölü evinde verilen yemegi genelde komsular getirir. Genellikle pilav ve hosaf pisirilmektedir.
Dini Bayramlar ve Bayram Törenleri ve Buna Bagli Mutfak Kültürü
Bayramlar, bir dizi gösteriden olusur, onarlin biçimlenisini, kurallarini gelenek belirler. Adana’da bayramlarla ilgili adet ve inanmalara baktigimizda Islami kültürden pek fazla ayrilmadiklarini görüyoruz.
Bayram Yemekleri
Arife günü bayram gününün yemekleri hazirlanir. Ramazan ayinda yapilan yemekleri söyle siralayabiliriz:
Kömbe:
Ramazan ayinda bayram günlerinde un, seker, maya, süt, kömbe otu, ve susamla yapilan bir pastadir. Her aile ramazan ayinda kömbe veya bir tatli yapar.
Bayram Ekmegi:
Bayram ekmegi için arife günü mayali veya mayasiz hamur yogrulur. Sonra sekerli suyla tatlilar için hazirlanan kivamli surup ‘akit’ bayram ekmeginin üzerine dökülür. Bayram sabahi her eve bir bayram yufkasi verilir.
Etli Pilav:
Kurban bayraminin birinci günü kurban kesildikten sonra kurban etinden haslama yapilir. Etin yanina pirinç veya bulgur pilavi yapilir. Etler pilavin üstüne dökülerek yenir.
Namaz Çorbasi:
Kurban bayrami yapilan çorbadir. Et kazanda pisirildikten sonra suyu süzülür, bu suya dögme konur. Çorba pistikten sonra üzerine karabiber ve kimyon dökülür. Çorba pistikten sonra namaz kilinir, Kuran okunur. Bu güne büyük bayram ‘Iydil Kadir’ denir.
Adana’da Özel Günlere Ait Pratikler ve Mutfak Kültürü
Adana yöresi geçmisten getirdigi kültür ve inanç izlerini barindirdigi gibi günümüzde farkli kültür ve inançlarin birlikte yasadigi bir yerdir. Eskiden Hiristiyan’larla birlikte yasanirken dinsel inanç farkliligina ragmen bir çok tören birlikte kutlanirmis. Bu gün Adana’da bunun örneklerine rastliyoruz. Bir kaçini söyle siralayabiliriz.
Yemekli Mevlit:
Durumu iyi olan aileler yilda birkez mutlaka yemekli mevlit verirler. Aileden mevlidi kim adarsa adasin, aile bu adagi mutlaka yerine getirir.Adak sahibi adagini yerine getirmeden ölürse ailenin sorumlulugunu üstlenen kisi adagi yerine getirir.
Birbara:
16 Aralik ögleden sonra baslar ve ertesi gün 17 Aralik öglene kadar sürer. Birbara Hz. Isa’nin dis çikardigi günü anmak için yapilan yemektir. Bu günde hedik yapilir, karsilikli hediyeler verilir. Kaynak kisi bu adeti Hiristiyanlarin da yaptigini söylüyor.
Mileytut:
22 Aralik ögleden sonra baslar 23 Aralik öglene kadar sürer.Dut asi, zerde ve mileytut pisirilir.Bu yemekler Hz. Isa’nin anisina pisirilir.
Miladiler:
7 Ocak ögleden sonra baslar ve 8 Ocak öglene kadar devam eder.Halk arasinda Hz. Ibrahim’in atesi söndügünde cehenneminde atesinin söndügüne inanilir. Bu günde karakus tatlisi ve tel kadayif yapilir.
Kokulu Çörek:
15 Ocak ögleden sonra baslar ve 16 Ocak ögleden sonra kadar devam eder.Bu tarihlerde kokulu çörek yapilip dagitilir.
Kuddas:
23 Ocak ögleden sonra baslar ve 24 Ocak öglene kadar sürer. Bu günlere son iptal günleri adi da verilir. Tas kadayifi yapilip dagitilir.
Asure:
Hicri takvimin Muharrem ayinin onuncu gününde hububat ve baklagillerle pisirilen tatli bir yiyecektir. Günümüzde bugday kirigi, yesil mercimek, acebek, nohut, bakla haslanir, sekerli suyla pisirilir. Asurenin atesten inmesine yakin içine incir, üzüm, elma vb. konur.Asure komsulara dagitilir.
Kamhi:
Kamhi hicri aylarda kazanlarla pisirilip fakir fukarayi doyurup sevap islemek için yapilan yemektir. Kamhi dövmeyle yapilir, içine nohut ve et konur. Çorbanin üzerine kimyon ve karabiberli kizgin yag dökülür.
1 Mart Muhallebi ve Sütlaç Bayrami:
1 Mart günü zengin fakir her aile evinde muhallebi pisirir.Içine kirk çesit baharatla her türlü yemis konu kirk kapiya dagitilir.
17 Mart Yumurta Bayrami:
17 Mart günü yöre halki bir mesire yerinde toplanarak eglenir. Genç kiz ve erkeklerin sepetine renk renk yumurtalar olur. Mesire yerinde çesitli yemekler yenir, eglenilir.
27 Mayis Kiddes Bayrami:
27 Mayis günü yörenin zengin ve taninmis aileleri lokma adi verilen bir çesit tatli hazirlayarak çevredeki evlere dagitilir.Kimsesiz kisilerin hayir dualariyla ruhlara huzur dolacagina inanilir.
20 Ocak Depke Bayrami:
Bu özel gün yöredeki Hiristiyanlar tarafinda kutlanir.Çesitli yemekler pisirilerek birlikte yenir.
Adana’da Ziyaretlere Ait Pratikler ve Adak Yemekleri
Adana yatir ve ziyaretlerinde yapilan pratiklerde eski inanç izlerini görmek mümkündür. Ziyaretteki agaçlarin kutsal sayilmasi, adak çaputlarinin baglanmasi, günlük yakilip duman tütsülenmesi, kurbanla kötülüklerin gidecegine inanilmasi en belirgin örneklerindendir.
Günümüzde Adana’da 30 ziyaret 4 ayri islevli 34 ocakta çesitli adaklar adanmaktadir.Bir kisinin dilegi gerçeklestigi zaman yapilip dagitilan yemege adak yemegi denir.Adak yemeklerinden birkaç örnek verelim.
Acele Baci Adagi:
Daha önce yapilmis adak yemeginde dilenen dilek yerine gelmisse adak sahibi en az yedi komsu ve bir kadin hoca çagirir. Helva yapmak için irmik ocakta kavrulurken her kadin irmigi kasikla çevirir.Bir kadin irmigi karistirirken digeri kasigi elinden alip ‘acele et baci‘ der.Bu arada hoca hanim da Kuran okur. Birlikte helva yenir.
Zekeriya Sofrasi Adagi:
Zekeriya Sofrasi adagi Hicri Recep ve Saban aylarinda yapilir. Adak sahibi kadin evine komsularini çagirir. Ates görmemis kirk çesit yiyecegi bir masaya dizer. Bu kutlama gününde ev sahibi bu yiyecekler disinda yemek hazirlamaz, komsular getirir. Kuran okunur. Herkes mumla dilek diler. Sofranin etrafinda yedi kez dönerek kirk çesit yiyecegi yerken dileklerini tutarlar.
Halil Ibrahim Sofrasi Adagi:
Bu adak yemeginde de kirk çesit yiyecek hazirlanir. Önceden Kuran okunur, dualar edilir, misafirler adak adar. Sonra kirk çesit yiyecek yenir.
Sütlü Kahve Adagi:
Sütlü kahve adagi toplantisini yapan kadin kuran okumak için kadin bir hoca ve komsularini çagirir.Hoca hanim Kuran okuduktan sonra sütlü kahve pisirilerek misafirlere dagitilir.Adak adayan kisi ev sahibinin sekerliginden bir parça seker alip saklar.Dilegi yerine gelirse o sekeri kahvesinde kullanir.
Derder Pilavi:
Uzun süre çocuklari olmayan kadinlarin çocugu olsun diye derder pilavi yapilir. Çocugu olmusa pilav yapilip ikram edilir. Derder pilavi mercimekli bulgur pilavidir. Komsular toplanir yemek yenir, oynanir.
Adana’da Yagmur Yagdirma Törenlerine Ait Pratikler ve Bunlara Bagli Adak Yemekleri
Yagmur yagdirmak için yapilan törenler ve buna bagli adetler çok eskiye dayanir.Yagmur duasinin amaci yagmasi geciken yagmurlarin yagmasini saglayarak kitligi önlemektir.Yagmur duasi toplumun kendisinin üstesinden gelemeyecegi bir durumda büyüye basvurmasidir.
Adana yagmur yagdirma törenlerin büyüklerin ve çocuklarin yaptiklari olmak üzere iki çesittir. Duaya çikmadan önce köylüler arasinda para toplar kurban alip kesilir, pisirilir, köy halki topluca yer, tövbeler edilir sadaka verilir ve sonra yagmur için dua edilir. Hep bir agizdan ‘cümle alemin tarlasina’ denir.Bir diger törende ise çocuklar bu tören için hazirlanmis kukla benzeri bir bebekle kapi kapi dolasip yiyecek toplar.Bütün çocuklar bodi bodi diyerek bagirir.Yiyecekleri topluca yerler.
Sonuç:
Günümüzde Adana halk kültüründe kökü geçmise dayali din disi halka özgü gelenek, Islamiyet’in geregindenmis gibi sürdürülmektedir. Bunlar kisilestirilmis doga üstü güç veya tasarimlarinda su ya da bu biçimde yardim saglamaya, iliski kurmaya yöneliktir. Adak adayan kisi belirli pratikleri uygular.
Adana halk kültüründe törenlere, adaklara, özel günlere ait inançlara ve bunlara dayali pratiklerin belirli basliklarda toplandiklari görüyoruz:
1)Dilek Adaklari
2)Dilegin Yerine Gelmesinden Sonra Adagi Yerine Getirme
3) Kefaret Adaklari
4) Geçis Dönemleri
Adana halk kültüründe törenlere adaklara bagli özel bir mutfak kültürü vardir.Yiyecek ve yemekleri gelenek belirler.Törenlerde toplu yeme içme günlük mutfak disinda tören ve adaklarin özelligine bagli özel bir mutfak kültürünü ortaya çikarmistir.
Yazar; Ser Tabbah Veyis Durdu
Kadim Anadolu Mutfak Tarihi Ve Kültürü Arastirmacisi Sef
Unesco Yaratici Sehirler Agi Gastronomi Proje Danismani